Çek sorununun çözümü için KGF önerisi
ATO Başkanı Gürsel Baran, karşılıksız çekten hapis cezası alan 350 bin kişi ve onların ortaya çıkardığı 350 bin mağdur olduğunu söyleyerek, sorunun çözülmesi için KGF benzeri bir mekanizmanın devreye girmesini önerdi.
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, “Karşılıksız çekten hapis cezası alan 350 bin kişi var. Bu çekler karşılığında mal ve hizmet veren 350 bin mağdur bulunuyor. Sorunun çözülmesi için KGF benzeri bir mekanizma devreye girmeli” dedi.
ATO Başkanı Baran, Dünya’ya yaptığı açıklamalarda 13 Ağustos 2018’de yaşanan Rahip Bronson krizinde bozulan ekonomik dengelerin tam toparlanmaya başladığı bir dönemde pandemi krizinin çıktığını bildirdi.
Karşılıksız çek için KGF modelini öneren Baran, “Karşılıksız çek KGF garantörlüğünde bankalar tarafından alacaklıya ödenmeli. Banka alacaklı konuma geçmeli ve borçlular hapis cezasından kurtulmak için bankaların sunacakları ödeme planı dahilinde ödeme yapmalı” diye konuştu. Baran, “Çek konusu gündeme geldiği zaman sadece hapse girenler üzerinden tartışmalar devam ediyor. Ancak unutmamak gerekiyor ki konu iki taraflı. 350 bin kişinin çek nedeniyle hapsi girdiği söyleniyor. Karşılıksız çeki alarak mağdur olanlar da var. İnsanlar elbette hapis yatmasın ancak bu sırada güvenip çek alarak mağdur olan, ödeme zinciri bozulduğu için ticari yükümlülüklerini yerine getiremeyenler ne olacak…” dedi. Baran, şöyle devam etti: “Çekte, iki kesimin de mağdur olmayacak şekilde dengeleneceği sistemi kurmak gerek. KGF aracılığıyla bankalar çek alacaklısının parasının belli bir yüzdesini ödeyebilir. Bu işlemden sonra çekin alacaklısı firma değil, ödemeyi yapan banka olur. Bu şekilde bankanın çek defteri verirken seçici davranması da sağlanmış olur. Yani karşılıksız çıkan her çek yaprağına ilişkin bankaların ödemek zorunda oldukları tutarlar, günün gerçekleriyle uyuşmuyor. Bu borcun oluşmasına banka sebep oluyorsa, sonucuna da katlanmalı. Yani iş ilişkisinde tarafları karşı karşıya getirmek yerine, Banka sorumluluğu üstlenmeli. Eğer KGF yöntemi uygulanmazsa, bankaların çek vermesini zorlaştırılmalı.”
ABD gibi bir ülkenin bizim maskemize ihtiyacı vardı…
Kısa süre önce Brezilya büyükelçisini ağırladıklarını dile getiren Baran, büyükelçinin Brezilya’ya ihraç edilen solunum cihazıyla ilgili bir valinin paylaştığı tweeti kendisine gösterdiğini ve üzerinde Made in Turkey yazan bu paylaşımdan gurur duyduğunu anlattı. Bir ATO üyesinin maske, tulum, siperlik ihracatında yaşanan kargo sorununun THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı’nı da yardımıyla hızla çözüldüğünü belirten Baran, “ABD gibi bir ülkenin bizim maskemize ihtiyacı vardı, bu da Türk sanayisi için gurur verici” dedi.
TİCARİ KREDİ KARTLARININ LİMİTLERİ ARTIRILMALI
Çek konusunda sıkıntı yaşanması yeni ödeme araçlarına ihtiyacı artırıyor. Üyelerimizden bize gelen talepler arasında çoğunlukla bu kredi kartlarında limitlerin yükseltilmesi yer alıyor. Özellikle son dönemde pandemi koşulları dikkate alınarak, reel sektör kredi kartı limiti yükseltilerek de desteklenebilir.
DÜZENLİ ÖDEMEYE İNDİRİM GELSİN
Devlet pandemi süreci nedeniyle birçok yükümlülüğü erteledi. Bu ertelemelerden faydalanacak çok sayıda üyemiz var. Ancak sayıları diğerlerine nazaran az da olsa, “cebimde param varken borcumu ödemek istiyorum” diyen üyemiz de var. Erteleme kapsamında olup da borcunu ödemek isteyenlere, piyasadaki oranlara göre indirim yapılarak ödeme şansı verilebilir. Kamu kaynakları bir yandan pandemi için harcanırken diğer yandan da kamu alacakları tahsil edilebilir. Yani 5 puanlık sigorta indirimi, normal vergilerde de uygulanabilir.
YAPILANDIRMAYA İHTİYAÇ VAR
Bugünün şartlarında gerçekten bir yapılandırmaya ihtiyaç var. Ancak toplumda beklenti oluşturup var olan borçları nasıl olsa ertelenir diyerek ödememe, yükümlülükleri yerine getirmemeye yol açmamalı. Vergi oranlarının düşürülerek tabana yayılması sağlanmalı.
YEREL RADYOLARIN FREKANSLARI TEMİNAT OLDU
Esnaflarımız, Esnaf Kredi Kooperatifi aracılığıyla kredi kullanabiliyorlardı ancak üyelerimiz kullanamıyordu. Halkbank ile iletişime geçtik. Genel Müdür, hemen ertesi gün dönüş yaptı. Yine talebimiz üzerine Halkbank yerel radyoların frekanslarını teminat olarak kabul edip kredi kullandırmaya başladı. Bu üç aylık süreçte tüm kamu bankalarımız reel sektörümüzü destekledi.