İş dünyasında transfer serbest!
Yargıtay bir yerde çalışırken rakip firmaya transfer olmanın haksız rekabet sayılmayacağına hükmetti.
İş dünyasında transfer serbest!
Çalıştığı şirketten ayrılan işçi, aynı sektörde faaliyet gösteren yeni bir firma kurdu. Bir süre sonra eski iş yerinden ayrılan bazı mesai arkadaşlarını da yanına aldı. Çalışanlarının eski personeli tarafından ayartılması suretiyle rakip firmaya geçtiğini, bu kişilerin ticari sırlarına vakıf olduğunu öne süren şirket sahibi; mahkemenin kapısını çaldı. Mahkeme, çalıştıkları firmadan ayrılan çalışanların aynı sektördeki başka bir şirkete geçmiş olmalarının haksız rekabet teşkil etmeyeceğine hükmetti. Kararı Yargıtay 11. Hukuk Dairesi de onadı.
İstanbul’da bir şirkette çalışan kişi, iş yerinden ayrılıp aynı sektörde faaliyet gösteren bir firma kurdu. Bir süre sonra eski iş yerindeki personellerden bazıları da işten ayrılıp yeni firmaya geçti.
İşçilerinin ayartıldığını, haksız rekabete uğradığını öne süren eski işyeri sahibi ise İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi‘nde tazminat davası açtı. Davacı patron, davalı şirkete geçen çalışanlarının ticari sırlarına vakıf olduğunu ve bu ticari sırların şirketi aleyhine kullanıldığını ileri sürdü.
Eski iş yerinden personel ayartmakla itham edilen davalı şirket sahibi ise eski mesai arkadaşlarının iş yerinden ayrıldıktan sonra kendi firmasında işe başladıklarına dikkat çekti. Kararını açıklayan mahkeme, davacının iddialarını ispatla mükellef olduğuna vurgu yaptı.
Mahkeme, kural olarak davacı şirket çalışanlarının davalı tarafından ayartılması suretiyle davacı şirkette çalışırken, davalı şirket adına faaliyette bulunulmasının haksız rekabet teşkil edeceğinden işten ayrılan çalışanların davalı şirkete geçmiş olmalarının haksız rekabet teşkil etmeyeceğine hükmetti. Davanın reddilmesiyle sarsılan patron bu kez soluğu Yargıtay’da aldı.
Dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi kararını onadı. Yargıtay kararında, bir kısım davacı şirket çalışanlarının davacıdan ayrıldıktan sonra davalı firmada çalışmaya başladığı; ancak davacı şirket çalışanlarının davalı şirkete geçmesinin başlı başına haksız rekabet teşkil etmeyeceği, aksinin kabulünün Anayasa’nın 48. maddesiyle güvence altına alınan çalışma hürriyetinin ihlali anlamına geleceğine vurgu yapıldı.
Kararda, “Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ilmiştir” denildi. Finansgundem.com